Maya’s Professional’ın webinar serilerinin ilkinde, Fransa’da kaz ve kuş tüyü alanında önemli firmalardan biri olan Société Nouvelle Interplume’ün Satış ve İş Geliştirme Müdürü Enrico Bagetta konuğumuz oldu. Kaz tüyü hakkında derinlemesine bilgi, yenilikçi teknolojiler ve uygulama alanlarına yönelik pek çok konunun ele alındığı webinar’ın satırbaşlarını bu yazıda derledik.
Türkiye’nin ilk ve tek kaz tüyü yıkama bandına sahip firması olan Maya’s Professional ile gelenek ve yeniliği doğallık ve geri dönüştürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde köklü bir bilgi birikimiyle işleyen Societé Nouvelle Interplume, 20 yıldan uzun süredir devam eden işbirliği ile sektörde önemli çalışmalara imza atıyor.
Maya’s Professional turizm ve konaklamadan mobilyacılık sektörüne, modadan özel markalı ürünlere uyku ürünleri ve dolgu malzemeleri özelinde 25 yılı aşkın süredir müşterilerine uçtan uca hizmet veren bir marka. Sektörün nabzını tutacak pek çok başlığı kapsamayı hedeflediğimiz canlı webinar serilerimizin ilkinde Yıkama Tesisi Genel Müdürü ve Entegre Strateji Planlama Direktörü Fatih Alkan moderatör olarak merak edilen tüm soruları sektörün önemli isimlerinden Enrico Bagetta ile paylaştı. Eğitimini İngiltere’de tamamladıktan sonra 27 yıl uluslararası pazarda çalışan, 10 yılı aşkın süredir ise Interplume’de Uluslararası Satış ve İş Geliştirme Müdürü olarak görev alan Enrico Bagetta; kuş tüyü, kaz tüyü ve doğal lif alanındaki engin bilgisiyle aynı zamanda EDFA’nın teknik komitesine üyesi. Kaz tüyü alanında ilk müşterilerinden birinin Maya Professional olduğunun altını çizen Bagetta, iki kurum arasındaki sağlam işbirliğini kalite ve iş sürekliliği paydalarında yorumluyor.
Bagetta, ilk olarak kaz tüyü ve tüy arasındaki farkın detaylarına indi. İnce kuş tüyü, kaz tüyü ya da ördek tüyü gibi çevirileri olan “down”un su kuşlarında gördüğümüz bir özellik olduğunu belirten Bagetta, tavuk, hindi gibi kuşlarda tüy bulunurken; down’un su kuşlarına özgü bir yapı olduğunu; bu tüylerin, su kuşlarının ön taraflarındaki kabarık malzemenin ilk tabakasını oluştururken, diğer kuşlardakine benzer yapıdaki tüylerin ise vücutlarının geri kalanını kapladığı bilgisini paylaşarak bu tüyler arasında farklı işlevler olduğunu belirtti. Bu bağlamda ‘down cluster’ denilen kaz tüyü kümelerinin kar tanelerine benzer bir üç boyutluluk göstererek bir merkezden çevreye doğru yayılarak genişlediğini görebiliriz.
Sık karşılaşılan bir tüketici yanılgısı da bu noktada detaylandırıldı. Son kullanıcı için tüm yumuşak dolgu malzemeleri ilk anda aynı hissi verebilmekte. Bagetta, kaz tüyü, elyaf, kırpılmış tüy arasındaki farkları; birbiri yerine kullanımlarının mümkün olup olmadığına dair soruları yanıtladı. Burada üretim esnasında elyaf dahil her şeyin kullanılabildiğini, aradaki farkın ise kaliteye yansıdığının altını çizen Bagetta, sunduğu konfor, yalıtım gücü, dayanıklılık gibi esasların belirleyici olduğunu, bu tür materyallerin ise tercihen oturma gruplarında dolgu malzemesi olarak tercih edilebileceğini paylaştı. Kaz tüyü kümelerinin, başka bir kümede birbirine bağlı dolguların görünürlüğüne sahip olduğunu ve bunların bir zincir oluşturduğunu ifade eden Bagetta, kaz tüyünün gerçek bir birlik haline gelerek örneğin yastıklarda yalıtkanlığı mükemmelleştirdiğini vurguladı. Bu nedenle kaz tüyü kümelerini başka bir elyaf veya tüy çeşidiyle değiştirilemeyeceğini ifade etti. Merak edilen bir diğer soru ise beyaz ve gri arasındaki fark. Bu farkın çok küçük olduğunu ifade eden Bagetta, pazarda genel olarak gri materyalin daha düşük kalite olarak nitelendirildiğini de belirtti.
Kaz tüyünde yüksek kalitenin a, b, c’si
Dolgu malzemelerinin bileşimine yönelik Avrupa normalizasyon sistemine dair 1’den 7’ye uzanan sınıflandırma sistemine değinen Bagetta, 1’den 2’ye kadar olan sınıfların ölçekte en yüksek kaliteye tekabül ettiğini; sıralamanın 3’ten 7’ye kademeli olarak daha düşük kalitede devam ettiğini; 1. ve 2. sınıf arasındaki gerçek farkın, mevcutta kullanılan kaz tüyü oranı olduğunu belirtti.
Bu noktada üretim kalitesine dair en önemli kavramlardan biri olan ‘fill power’ yani dolgu gücüne de değinilen webinar’da, bu alanda dünya standardındaki oranlar detaylarıyla paylaşıldı. Doldurma gücünün yalıtım ve kabarıklık ilişkisine dair rakamlar, EN9010 özelinde farklı dolgular ve kübik inç değerlere ek olarak bunların ürünün ağırlığından maliyete farklı etkilerinden bahsedildi. Sonuç olarak ucuz kaz tüyünün dezavantajları matematiksel olarak ortaya kondu. Yüksek kalitedeki EM90 1. Sınıf kaz tüyünün piyasadaki pahalılık algısı, kaz tüyünün toplam değeri ve elde edilen malzeme hacmi üzerinden değerlendirilirken bu sınıf özelinde yıkama, sterilizasyon ve ayıklama işlemleri sonucu %100 kaz tüyü materyalin dolaşıma girdiği vurgulandı. Avrupa’da %60 kaz tüyü standardı ile %60’a %40, %70’e %30, %80’e %20, %90’a %10 ve %100 şeklinde oranlamaların yapıldığını paylaşan Bagetta, EM90’ın piyasada kalitesi, sunduğu yalıtım ile üretim tutarından gelen farkla daha yüksek fiyatlandırıldığını paylaştı.
Kaz tüyünde kaynak kullanımı
Webinar’da detaylarıyla ele alınan bir diğer konu kaynak kullanımı oldu. Etik kaynak kullanımının ne olduğu ve izlenebilirlik bağlantısına değinildi. Tedarik zinciri yönetimi ve kaynak kullanımına yönelik sorumlu bir yaklaşım olan etik kaynak kullanımında, ürün kaynağının sürdürülebilir yöntemlerle elde edilmesi kritik öneme sahip. Buna çalışanlar için güvenceli ve iyi bir çalışma ortamı sunmak gibi pek çok başlık da dahil edilmekte. Bu noktada CSR yani kurumsal sosyal sorumluluk alanındaki regülasyonlara uymanın önemi vurgulandı.
Kaz tüyünün kaynağı olan hayvanlara yönelik etik yaklaşımın altını çizen Bagetta, dünya çapında yapılan bir çalışmaya göre son yıllarda süreklilik ve etik standartlara uyum açısından sektörde %81’e ulaşan bir oranın yakalandığını paylaştı. Peki, bir ürünün etik kaynak kullanımına göre üretildiğini nasıl anlayabiliriz? Bu noktada geri dönüşüm ve/ya kaz ve kuş tüyü odaklı RDS, GRS ve Down Pass sertifikalarından bahsedildi.
Açılımı Global Recycle Standard olan GRS, son üründeki geri dönüştürülmüş malzemelerin içeriğini izlemek ve doğrulamak için oluşturulmuş bir ürün standardı. Tedarik zincirinin tümü için geçerli olan bu standart; izlenebilirlik, çevresel ilkeler, sosyal gereksinimler, kimyasal içerik ve etiketleme gibi pek çok iş sürecini kapsıyor. Etik kaynak kullanımına odaklı kurumların satın alma birimleri, özellikle en az %20 kaz tüyü veya %60-70 veya %100 geri dönüştürülmüş kaz tüyü ve diğer geri dönüştürülmüş bileşenleri kullanmaktadır.
Malzeme açısından ana sertifikalardan biri Amerika menşeili bir sertifika olan RDS (Responsible Down Standard), diğeri ise sektörde yaygın olarak kullanılan Avrupa çıkışlı Down Pass Certification’dır. Her ikisi de ürün sertifikalandırılması açısından benzer adımlara sahip. Öncelikli olarak hayvan refahını kapsayan RDS ve Down Pass sertifikaları, tedarik sürecinden tüketiciye ulaşana kadar belirli adımlar için spesifik ilkelerin yerine getirilmesini izliyor. Bu sertifikalar için öncelikli koşul tüylerin canlı hayvanlardan elde edilmediğinin belgelenmesi. Hayvanların, kafessiz, dar olmayan, taze su ve kaliteli yem gibi refah koşullarında yetiştirilmeleri de bu sertifikalarla garanti altına alınmakta. Bu kazlar, tüyleri için değil gıda endüstrisi için yetiştirilip, kaz ya da ördek tüyü yan ürün olarak dolgu malzemesi endüstrisine tedarik edilmektedir. Şu anda hayvan hakları savunucuları ve sektörün mücadele ettiği, canlı hayvanlardan elde edilen tüyler dünyada %1 ile 8 oranında olup, Avrupa’da bu şekilde üretim yapılmamaktadır. Hayvan yetiştiriciliği sırasında hayvanlara muamelenin yüksek seviyede iyi olması, tüm adımların şeffaf ve izlenebilir olması kritik öneme sahiptir.
Kaz tüyü: Doğal, sürdürülebilir, hijyenik ve çevre dostu
Kaz tüyü ürünlerin faydası nedir, neden kaz tüyü ürünler kullanmalıyız sorusunun yanıtı ise sade ve çarpıcı. Kaz ve kuş tüyünün doğallığı, sürdürülebilir olması, düşük etkiye sahip olması, hijyenik ve tamamen sterilize edilmiş olması ve polyester ve elyafa göre çevreye etkisinin %95 daha az olması ilk anda sıralananlar.
Kaz tüyü ile doldurulmuş ürünlerin garanti koşullarının da konuşulduğu webinar’da, kaz tüyü dolgu malzemesinin kullanım süresi en uzun ürünlerden biri olduğunu belirten Bagetta, giyime kıyasla en uzun süreli kullanımın uyku ürünlerinde olduğunu, diğer dolgu malzemelerine göre 3 ile 5 kat daha uzun bir kullanım ömrü olduğunu belirtti.
Webinar’da kaz tüyü bakımına yönelik de son kullanıcılar için önemli ipuçları paylaşıldı. Etiketlerde çoğunlukla yıkama ve bakım konusunda yeterli bilgi bulunmadığını belirten Bagetta, örneğin kaz tüyü yastık alanında uzun süreli kullanım hedefleyen tüketicilerin ürünü yılda en az bir ya da iki kez çamaşır makinesinde yıkamaları gerektiğini öneriyor. Bunun için standart bir yıkama programında, 40 santigrat dereceyi aşmadan yıkama işleminin yapılabileceğini, topaklanmayı engellemek için ise makineye 3 adet tenis topu konulması gerektiğini belirtiyor. Kurutma makinesinde ise en düşük ısıda, 3 ile 4 saat yine tenis toplarıyla beraber kurutma işleminin yapılması gerektiğini; böylece kabarık yapının korunacağını belirtiyor.
Son kullanıcıların sıklıkla duyduğu ‘top value’ yani en yüksek değer kavramının Britanya’da 1920’lerdeki çıkış hikayesiyle paylaşan Bagetta, bu değerlendirmenin çıkış fikrinde ürünlerin yalıtım değerini ölçebilen bir makine yaratmak olduğunu belirterek yatak üreticilerinin son segment olarak bu sistemi kullandığını; belirli programlar ve indeks numaraları ile ürünlerin ısı testlerinden geçerek sistem tarafından üçlü kodlamalar ile sınıflandırıldığını paylaşıyor. Bugün Maya’s Professional gibi dünyadaki saygın yatak üreticilerinin tabi tutulduğu bu indeks, yalıtım kalitesini göstermesi açısından sektörde önemsenen bir sistem.
Maya’s Professional’ın üretim bandında yıkama, kurutma ve sterilizasyon makinelerini içeren işleme tesisine sahip olmasının, kaynak seçimi anlamında fark yarattığını belirten Bagetta; böylece üreticinin malzeme seçiminde özgürleşebildiğini ve pazar ihtiyaçlarına uyum sağlayarak çok özel kalitede çalışabildiğini belirtiyor. Webinar’ın son dakikalarında özellikle yetiştiricilik alanında merak edilen soruları yanıtlayan Bagetta, kurumsal bütünlük, işleme ve şeffaflık gibi anahtar unsurlara değindi. Interplum’un tedarik zincirinin ziyaretlere açık olduğunu belirten Bagetta, kaz ve kuş tüyü alanında kalite odaklı duruşları ile Maya ile Interplum’un 20 yıldan uzun süren işbirliğinin önemini ve anlamını vurguladı.
Enrico Bagetta’nun aydınlatıcı anlatımı ile sektöre ışık tuttuğu bu ilk webinar’ın ardından serinin devamı için takipte kalın.